Ülkemizin önde gelen yemeni ustalarından Mehmet Kopar ile içinden yemeni geçen bir mülakat gerçekleştirdik.
İbrahim Ethem Gören: Mehmet Bey sizi tanıyabilir miyiz?
Mehmet Kopar: İsmim Mehmet Kopar. 1979 yılında Kahramanmaraş ilinde doğdum, aile mesleğimiz olan köşkerliğe (yemeniciliğe) 7 yaşında babam Alaaddin Kopar’ın yanında çıraklık yaparak başladım. Evli iki çocuk babasıyım, halen mesleğime devam etmekteyim.
Öz sanatlarımızla irtibatınız ne zaman başladı?
1986 yılında çalışmaya başladığım zaman.
Nezdinizden ailenizin yedi kuşak boyunca yemeni hikâyesini dinleyelim…
Büyüklerimizden dinlediğimiz yakın tarih olarak bildiğimiz ve babamızdan tecrübe ettiğimiz kadar yemeniciliğimizin hikâyesi, dedemin babası Salman Kopar tarafından icra ediliyordu. Büyük dedelerimizin doğum ve ahirete göç senelerine vâkıf değiliz fakat 1800lü yılların başlarında mesleği icra ettiklerini biliyoruz. Bizlere bıraktıkları meslekî el aletleri ve yapmış oldukları eserler bu bilgiyi doğruluyor.
Büyük dedemiz rahmetli Salman Kopar’dan bu zamana kadar aynı teknik ve aynı materyal ile eserler yapılmaktadır. Şu anda ağabeyim Hüseyin Kopar, şahsım Mehmet Kopar ve yeğenim Fatih Kopar ailemiz nezdinde mesleği devam ettirmektedir. Ayrıca ailede bulunan kadın fertler de mesleği icra etme yönünde bilgi sahibidirler. Bu meyanda ablam Çiğdem Kopar da aynı mesleği icra ediyor.
Dünden bugüne meslek, sanat ve zanaat hayatınıza müşfikâne nazar edelim…
İcraatına vâkıf olmaya çalıştığımız meslek aynı zamanda sanat olarak değerlendiriliyor. Malumunuz günümüzde doğal yöntemler ve el emeği ile üretilen bütün ürünler sanat eseri olarak değerlendirilmektedir.
İnsanlığın var oluşundan bu yana en önemli ihtiyaçlardan birisi olan ayakkabı, doğal materyaller aracılığı ile sürekli geliştirilen teknikler neticesinde nihai olarak yemeni ve benzeri ürünlere dönüşmüştür.
Mesleğimizi geçim kaynağı olarak değerlendiriyoruz. Bununla birlikte yılların vermiş olduğu bir meslek birikimi var. Arz ettiğim meslek tetebbuatına muhabbet nazarı ile bakarsak meşgul olduğumuz hadise bizatihi sanattır. Ve dahi tezgâhlarımızdan neş’et edenler de sanat eseridir.
Mesleğimiz güç ve estetik maharetleri ile oluşuyor. Arz ettiğim güç ve estetik maharetlerinin arka planında mündemiç mânâ aşktır. Malumlarınız üzere meslek kutludur ve dahi mesleğinizi aşk ile, şevk ile icra ettiğiniz vakit çıktılar sanat eserine dönüşür. Yemenicilikte bizim öğrendiğimiz ve kullandığımız teknik tam olarak sevgi ve muhabbet olsa gerektir.
Yemeni nedir? Sözün bu yerinde ustasından bir yemeni tarifi alalım…
Yemeni kelimesinin anlamı bildiğimiz kadarı ile Yemen’den gelen demektir, 1800lü yılların sonu ve 1900lü yılların başlarında Yemen’den dönen Osmanlı askerleri o bölgeye ait ayakkabılar ile geldikleri için bu yıllarda aslen çarık olarak ifade edilmekte olan ayakkabı ismi Yemeni olarak anılmaya başlanmıştır.
Daha eski dönemlerde şu anki yemeni olarak nitelendirdiğimiz model Osmanlı topraklarında üretilmekte olup adı çarık olarak zikredilmekteydi. Örneğin 1500lü yıllarda bir çok çarık modeli ve rengi olduğu bilinmekte olup bunlar postal, edik, kelik ve çarık olarak tarihte yer bulmuştur. Nitekim bizler de bu modelleri şu anda aynı teknik ve materyal ile üretiyoruz. Yemeni dört farklı hayvanın derisinden oluşmaktadır. Tabanı manda (camız), sayası (ayakkabının üzeri) dana vb., iç astarı (tabanı) keçi ve kıyısı (üst ince kenarlığı) koyun derilerinden imal edilmektedir. Taban ile astar arasına çiriş (çiriş otundan imal edilen kil yapısında doğal toz yapıştırıcı) sürülmektedir.
Yemeni ters yüzünden derz (dikiş kanalı) açılarak dikilmekte ve dikiş işlemi bittikten sonra düze çevrilerek ıslak halde kalıplanmaktadır. Bu işlemler için oldukça güç ve bir o kadar da hassasiyet gerekmektedir.
Yemeni ustaları hangi mülahazalarla köşger unvanını alıyor?
Dünden bugüne yemeni ustalarına köşger denilmektedir. Yemeni ustası olabilmek için önce çırak olunmalıdır. Mümkünse çıraklığa küçük yaşlarda başlanmalıdır. Çıraklığı yapılmayan bir meslek, sanat ve zanaat dalında usta olmak çok zor olsa gerektir. Köşger olabilmek için çok çalışmaya, gayrete sabrı ve sevgiyi de dâhil etmek lazım gelir.
Çarık ile yemeni arasındaki benzerlikler, farklılıklar…
Çarık ile yemeni arasında benzerlik ikisinin de ayakkabı olarak kullanılmasıdır. Farkları ise çarık iki parçadan oluşan bir modeldir. Çarıkta tek parça deriyi ayakta şekillendirerek deri ip ile kenarlarından örgü yöntemiyle ayak çevresinden toparlanarak ve bileğe bağlanarak oluşur. Yemeni ise az önce belirttiğim gibi dört parçadan oluşur, parçalar birbirlerine sıra gözetilerek iğne ve mumlu pamuk ipliğiyle dikilir. Çarık nisbeten dayanıksız ve ömrü kısa bir ayakkabı modeli olup yemeni daha dayanıklı ve uzun ömürlüdür!
Mahalli olarak adları değişiyor mu?
Mahalli olarak adı değişebiliyor. Bahsettiğimiz değişiklikle beraber model olarak da farklılıklar söz konusu. Örneğin çarık olarak bildiğimiz model Balkanlarda mokaşin olarak isimlendiriliyor.
Yemeniler yoğun olarak hangi il ve bölgelerimizde üretiliyor?
Yemeni hakiki olarak ve tarihsel boyutunda sadece Kahramanmaraş ta üretilmektedir. Bölgemizin tarihsel olarak eski ipek yolunda bulunmaktadır. Son yıllarda çevre illerimizde de teknolojik yöntemlerle muadil olarak yemeni üretilmektedir. Yemeninin yurdu Doğu Akdeniz ve Güney Doğu Anadolu bölgesidir.
Kahramanmaraş yemeniciliği için bir paragraf açalım…
Kadim bir Anadolu şehri olan Kahramanmaraş aynı zamanda Osmanlı Cihan Devleti’nin kuruluşuna şahitlik eden, Dulkadiroğlu Beyliği’nin de merkezi. Şehrimizde Roma dönemine ait izler de bulunuyor. Tabi ki bu denli tarihi olan ve ipek yolu ticaret yolunun merkezinde bulunan Kahramanmaraş haliyle yemeniciliğin (köşgerliğin) de merkezi konumunda. Çarık, yemeni ve benzeri ürünlerin asırlar boyunca üretildiği, birçok zanaatkâr ustanın yetiştiği bir yerden söz ediyoruz.
Yemeni üretimlerinizde sadece has derileri kullanmanızın sebebi?
Yemenilerin uzun ömürlü ve sağlıklı olması sualinizin cevabıdır aynı zamanda. Biraz önce de arz ettiğim üzere yemenilerimizin tabanı Manda (camız), sayası (ayakkabının üzeri) dana vb., iç astarı (iç tabanı) keçi, kıyısı da (üst ince kenarlık) koyun derilerinden imal edilmektedir. Hâsılı bizler yemeni üretimlerimizde sadece ve sadece has deri kullanırız.
Erkekler ve kadınlar için yemeni ayrımı söz konusu mu?
Erkekler ve kadınlar için günümüz yemenilerinde çeşit ayrımı yoktur. Geçmiş dönemde erkekler ve kadınlar için farklı renklerde yemeniler üretilmiş. Bir asır öncesine kadar siyah renkteki yemeniyi erkekler ve dul kadınlar kullanıyordu. Evli kadınlar kök kırmızı, nişanlı kızlar yeşil, genç kızlar sarı yemeni tercih ediyorlardı. Erkekler ise genel olarak siyah ve koyu kırmızı yemeni giyerlerdi.
Eskilerin ‘efradını cami a’yarını mani’ dedikleri tarzda bir yemeni, bünyesinde hangi özellikleri taşır?
Büyüklerimizden öğrendiğimiz yemeni tamamen doğal materyaller ve el emeği ile üretilmelidir.
Rehberliğinizde a’dan z’ye, deriden giyilebilir vaziyete gelinceye kadar bir yemeninin üretim süreçlerine vâkıf olmak isteriz.
Evvelemirde tabakhanede doğal yöntemler ile imal edilen deriler, üretilecek modellere göre endaze (model için hazırlanmış kalıp) kullanılarak el keskisi kullanılarak kesilir. Sonrasında parçalar birleştirilerek iğne ve bal mumlu iplik ile dikilir. Sonrasında ahşap kalıplar ile kalıplanarak boya aşamasına geçilir ve akabinde ürünler kök boya ile boyanarak kurumaya bırakılır.
Size, ailenize has (özel) yemeni formları/modelleri var mı?
Yüzyıllar boylunca Kahramanmaraş’ta yemeni modellerinin sabit kaldığını, standart modellerin kullanıldığını söylemek mümkün. Bununla birlikte özellikle son yıllarda sandalet tarzında bir takım yeni modeller de üretilmektedir.
Sizin, ailenizin elinden çıkan yemenilerin alametifarikası nedir?
Ustanın el becerisine göre aynı model ve ürünler yapılsa da netice olarak çıkan ürünlerin kişiye özel formda olması asıldır. Buna örnek dedemin yaptığı bir çarık ile babamın yaptığı çarık farklıdır. Aynı durum benim için de geçerlidir.
Cemiyetimiz yemeniyle kadar ilgili?
Birçok yerli ve yabancı film/dizi için yemeni ürettik. Böylelikle yemenilerin tanınırlığına katkı sunduk. Yemeni bugünkü zamanda daha çok yabancı turistlerin ilgisini çekmektedir.
Sizin üretimlerinizin muhatapları kimler?
Genel olarak son yıllarda film sektörü ve sanat sevdalıları.
Kendiniz için de yemeni üretiyor musunuz?
Evet…
Önceki asırların yemeniciliğiyle bugünkü yemeniciliği mukayese ettiğinizde neler görüyorsunuz?
Köşgerlik bir el sanatıdır. Hakiki yemeniler elde üretilir. Ne yazık ki ülkemizde sadece tarihteki aslî tarif ve tavsifine uygun yemeni üretimini yapan sadece biz kaldık.
Yemenicilikte aileniz özelinde usta-çırak münasebetleri?
Sevgi ve saygı çerçevesinde Ahilik geleneklerine uygun bir şekilde ustalar yetiştirmeye gayret ediyoruz.
Hangi mekânlarda/nerelerde kimlere/hangi gruplara yemeni kursları düzenliyorsunuz?
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın organizasyon ve etkinlikleri kapsamında kurslar düzenliyorum. Ayrıca Afyonkarahisar Belediyesi Taş Medrese’de, Ümraniye Belediyesi El Sanatları Merkezi’nde ve Ankara Yemenia Kadın Kooperatifi’nde yemeni kursları düzenliyorum. Yurtiçinde ve yurtdışında fuarlara katılarak tanıtım yapıyorum.
Kursiyerleriniz ne kadar zamanda yemeni dikmeye başlayacaktır?
Deri ve el iş yapan kursiyerlerimiz ortalama beş yıl içerisinde dikim yapmaya başlayabiliyorlar. Usta olabilmek için en az on yıl boyunca tam zamanlı bu meslek üzerine çalışmak gerekir.
Sizin ilave etmek istediğiniz hususlar nelerdir?
Birçok el sanatında olduğu gibi bu yemeniciliğin de meslek liselerinde ve üniversitelerin güzel sanatlar bölümlerinde icra edilmesini isteriz.
Son olarak okuyucularımıza nasıl bir mesaj iletmek istersiniz?
Tarihimizden miras kalan sanatlara ilginin artması ve bu alanda bütün mesleklerimize sahip çıkılmasını niyaz ederiz.
İlginiz için teşekkür ediyorum.
Ben de sizlere müteşekkirim İbrahim Ethem Bey.
İbrahim Ethem Gören 18.10.2024 Yazı No: 422